ŞÜPHESİZ müslüman erkeklerle müslüman kadınlar, mümin erkeklerle mümin kadınlar; (Allah’a) itaatkar erkeklerle, (Allah’a) itaatkar kadınlar, doğru erkeklerle doğru kadınlar; sabreden erkeklerle sabreden kadınlar; Allah’a derinden saygı duyan erkeklerle Allah’a derinden saygı duyan kadınlar; sadaka veren erkeklerle sadaka veren kadınlar; oruç tutan erkeklerle oruç tutan kadınlar; iffetlerini koruyan erkeklerle iffetlerini koruyan kadınlar; Allah’ı çokça anan erkeklerle çokça anan kadınlar var ya; işte onlar için Allah, bağışlama ve büyük bir ödül hazırlamıştır.
Ahzab 35
Bağlantılı Ayetler: 4/124 16/97
« Ahzab 34 | Ahzab 35 | Ahzab 36 »
Ayetin Kelime Karşılıkları
# | Kelime | Anlam | Kök |
1 | inne | şüphesiz | إِنَّ |
2 | l-muslimine | müslüman erkekler | الْمُسْلِمِينَ |
3 | velmuslimati | ve müslüman kadınlar | وَالْمُسْلِمَاتِ |
4 | velmu'minine | mü'min erkekler | وَالْمُؤْمِنِينَ |
5 | velmu'minati | ve mü'min kadınlar | وَالْمُؤْمِنَاتِ |
6 | velkanitine | ta'ate devam eden erkekler | وَالْقَانِتِينَ |
7 | velkanitati | ve ta'ate devam eden kadınlar | وَالْقَانِتَاتِ |
8 | ve ssadikine | doğru erkekler | وَالصَّادِقِينَ |
9 | ve ssadikati | ve doğru kadınlar | وَالصَّادِقَاتِ |
10 | ve ssabirine | sabreden erkekler | وَالصَّابِرِينَ |
11 | ve ssabirati | ve sabreden kadınlar | وَالصَّابِرَاتِ |
12 | velhaşiiyne | saygılı erkekler | وَالْخَاشِعِينَ |
13 | velhaşiaati | ve saygılı kadınlar | وَالْخَاشِعَاتِ |
14 | velmutesaddikine | sadaka veren erkekler | وَالْمُتَصَدِّقِينَ |
15 | velmutesaddikati | ve sadaka veren kadınlar | وَالْمُتَصَدِّقَاتِ |
16 | ve ssaimine | oruç tutan erkekler | وَالصَّائِمِينَ |
17 | ve ssaimati | ve oruç tutan kadınlar | وَالصَّائِمَاتِ |
18 | velhafizine | koruyan erkekler | وَالْحَافِظِينَ |
19 | furucehum | ırzlarını | فُرُوجَهُمْ |
20 | velhafizati | ve koruyan kadınlar | وَالْحَافِظَاتِ |
21 | vezzakirine | zikreden erkekler | وَالذَّاكِرِينَ |
22 | llahe | Allah'ı | اللَّهَ |
23 | kesiran | çok | كَثِيرًا |
24 | vezzakirati | ve zikreden kadınlar | وَالذَّاكِرَاتِ |
25 | eadde | hazırlamıştır | أَعَدَّ |
26 | llahu | Allah | اللَّهُ |
27 | lehum | bunlar için | لَهُمْ |
28 | megfiraten | bağışlanma | مَغْفِرَةً |
29 | ve ecran | ve bir mükafat | وَأَجْرًا |
30 | azimen | büyük | عَظِيمًا |