Görmezler mi ki (Bize inananların gönüllerinde / yüreklerinde), güvenli bir sığınak / iç huzuru / mutmainlik hâli oluşturmuşuz! Oysa çevrelerindeki (inançsız) insanlar (korku ve ümitsizlik içinde) paniğe[1] kapılmışken!.. (Kâfirler ise) halâ gerçek olmayan şeylere inanıp Allah’ın nimetini (Kur’an’ı) inkâr mı edecekler?
______________________
[1] Ey insanlar! Artık şunu iyice anlayın, bilin, görün; çevrenizde gerçekten, gerçeklere inanan insanları gözlemleyin, onların iç huzuruna dikkat edin, onlara sorun, iç huzuru nasıl ve neyle yakalamışlar (öğrenin)?! İnsanların panik atak/panik içinde/korkulu ve şaşkın olmalarının sebeplerinden en önemlilerinden sadece bir tanesi; belki farkında değiller ama: “Biz öldükten sonra ne olacağız?!” sorularına cevap bulamamış olmalarıdır! Onun için kâfirler sürekli: “Biz öldükten sonra, ufalanmış kemikler olduktan sonra, tekrar mı diriltilecek mişiz?!” diye sorarlar, bunun nedeni ise; gerçekleri bir türlü kabullenemiyor olmalarından kaynaklanmaktadır. Özellikle orta yaş (40 ve üzeri) insanlar için büyük problemdir, sıkıntıdır, strestir. İşte Allah bu ayette bu soruya açık ve net olarak: “Biz, Bize inananların gönüllerinde/yürekerinde bir sığınak (korkularından Bize sığınma iç güdüsü veririz)/böylece bir iç huzuru oluştururuz, yani; o müminlerin her türlü korkusundan, huzursuzluğundan, ümitsizliğinden sığındıkları yegâne varlık Biziz Biz” buyurarak, âdeta inkârcıların sorularına cevap vererek düşünüp öğüt almalarını dilemektedir?! Öğüt almak isteyen var mı?! O’nun tövbe kapısı her zaman herkese açıktır! O ki; yarattıklarına merhametlidir, kullarının küfrüne razı olmaz!