Şüphesiz kendilerine kitap verdiğimiz toplulukların bilginleri; onu (kıble olarak yeniden kâbe’ye yöneleceklerini), oğullarını tanıdıklarıi gibi bilirler. Böyleyken içlerinden bazısı bile bile hakkı/gerçeği gizlerler.
Bakara 146
Bağlantılı Ayetler: 6/20 - 2/42
« Bakara 145 | Bakara 146 | Bakara 147 »
Ayetin Kelime Karşılıkları
| # | Kelime | Anlam | Kök |
| 1 | ellezine | kimseler | الَّذِينَ |
| 2 | ateynahumu | kendilerine verdiğimiz | اتَيْنَاهُمُ |
| 3 | l-kitabe | Kitap | الْكِتَابَ |
| 4 | yea'rifunehu | onu tanırlar | يَعْرِفُونَهُ |
| 5 | kema | gibi | كَمَا |
| 6 | yea'rifune | tanıdıkları | يَعْرِفُونَ |
| 7 | ebna'ehum | oğullarını | أَبْنَاءَهُمْ |
| 8 | ve inne | ve (yine) elbette | وَإِنَّ |
| 9 | ferikan | bir grup | فَرِيقًا |
| 10 | minhum | onlardan | مِنْهُمْ |
| 11 | leyektumune | gizlerler | لَيَكْتُمُونَ |
| 12 | l-hakka | gerçeği | الْحَقَّ |
| 13 | vehum | onlar | وَهُمْ |
| 14 | yea'lemune | bildikleri (halde) | يَعْلَمُونَ |