(DÖNÜŞ yapılabilecek) boşama iki defadır. Sonrası ya iyilikle geçinmek ya da güzellikle bırak[ayrıl]maktır. (Evlilikte) tarafların Allah’ın belirlediği ölçüleri koruyamama endişeleri dışında kadınlara verdiklerinizden (boşanma esnasında) bir şeyi geri almanız sizin için helâl olmaz. Eğer onlar Allah’ın belirlediği ölçüleri gözetmeyecekler diye endişe ederseniz o zaman kadının (boşanmak için) bedel vermesinde ikisine de günâh (vebâl / sorumluluk) yoktur / serbestlik vardır. Bunlar Allah’ın koyduğu sınırlardır. Sakın bunları / bu sınırları aşmayın. Allah’ın koyduğu sınırları kim aşarsa onlar zalimlerin ta kendileridir.
Bakara 229
Bağlantılı Ayetler: 2/226 2/242 4/35 65/1 65/6
« Bakara 228 | Bakara 229 | Bakara 230 »
Ayetin Kelime Karşılıkları
# | Kelime | Anlam | Kök |
1 | et-talaku | boşama | الطَّلَاقُ |
2 | merratani | iki defadır | مَرَّتَانِ |
3 | feimsakun | ya tutmak (lazım)dır | فَإِمْسَاكٌ |
4 | bimea'rufin | iyilikle | بِمَعْرُوفٍ |
5 | ev | ya da | أَوْ |
6 | tesrihun | salıvermek | تَسْرِيحٌ |
7 | biihsanin | güzelce | بِإِحْسَانٍ |
8 | ve la | وَلَا | |
9 | yehillu | helal değildir | يَحِلُّ |
10 | lekum | size | لَكُمْ |
11 | en | أَنْ | |
12 | te'huzu | geri almanız | تَأْخُذُوا |
13 | mimma | şeylerden | مِمَّا |
14 | ateytumuhunne | onlara verdiğiniz | اتَيْتُمُوهُنَّ |
15 | şey'en | bir şey | شَيْئًا |
16 | illa | başka | إِلَّا |
17 | en | eğer | أَنْ |
18 | yehafa | korkarlarsa | يَخَافَا |
19 | ella | أَلَّا | |
20 | yukima | koruyamamaktan | يُقِيمَا |
21 | hudude | sınırlarını | حُدُودَ |
22 | llahi | Allah'ın | اللَّهِ |
23 | fein | eğer | فَإِنْ |
24 | hiftum | korkarsanız | خِفْتُمْ |
25 | ella | أَلَّا | |
26 | yukima | koruyamamaktan | يُقِيمَا |
27 | hudude | sınırlarını | حُدُودَ |
28 | llahi | Allah'ın | اللَّهِ |
29 | fela | yoktur | فَلَا |
30 | cunaha | bir günah | جُنَاحَ |
31 | aleyhima | ikisine de | عَلَيْهِمَا |
32 | fima | (kadının ayrılmak için verdiği) | فِيمَا |
33 | ftedet | fidye | افْتَدَتْ |
34 | bihi | hakkında | بِهِ |
35 | tilke | işte bunlar | تِلْكَ |
36 | hududu | sınırlarıdır | حُدُودُ |
37 | llahi | Allah'ın | اللَّهِ |
38 | fela | فَلَا | |
39 | tea'teduha | sakın bunları aşmayın | تَعْتَدُوهَا |
40 | ve men | ve kim(ler) | وَمَنْ |
41 | yeteadde | aşarsa | يَتَعَدَّ |
42 | hudude | sınırlarını | حُدُودَ |
43 | llahi | Allah'ın | اللَّهِ |
44 | feulaike | işte | فَأُولَٰئِكَ |
45 | humu | onlar | هُمُ |
46 | z-zalimune | zalimlerdir | الظَّالِمُونَ |