Yahut (inkârcıların küfür içindeki halleri), derin bir denizdeki karanlıklar gibidir. (Bir deniz ki) onu dalga üstüne dalga kaplıyor, üstünde de bulutlar var. Karanlıklar üstüne karanlıklar. İnsan elini çıkarsa neredeyse onu bile göremez. Allah kime nur vermez; (zina edenlere, ortak koşanlara, gerçeği gizleyenlere, iki yüzlülere, tövbe edip düzelmeyenlere), işte onlar için; ‘nur’ (yüzünde güzellik, ışık) diye bir şey yoktur.
Nur 40
Bağlantılı Ayetler: 3/19 - 6/62 - 14/51 - 40/17 - 18/103»18/107 - 47/1»47/3
Ayetin Kelime Karşılıkları
# | Kelime | Anlam | Kök |
1 | ev | yahut | أَوْ |
2 | kezulumatin | karanlıklar gibidir | كَظُلُمَاتٍ |
3 | fi | içindeki | فِي |
4 | behrin | bir deniz | بَحْرٍ |
5 | lucciyyin | derin | لُجِّيٍّ |
6 | yegşahu | ki üstünü örten | يَغْشَاهُ |
7 | mevcun | bir dalga | مَوْجٌ |
8 | min | -nden | مِنْ |
9 | fevkihi | onun üstü- | فَوْقِهِ |
10 | mevcun | bir dalga | مَوْجٌ |
11 | min | -nden | مِنْ |
12 | fevkihi | onun üstü- | فَوْقِهِ |
13 | sehabun | bir bulut | سَحَابٌ |
14 | zulumatun | karanlıklar | ظُلُمَاتٌ |
15 | bea'duha | onun biri | بَعْضُهَا |
16 | fevka | üstüne | فَوْقَ |
17 | bea'din | diğerinin | بَعْضٍ |
18 | iza | ne zaman ki | إِذَا |
19 | ehrace | çıkarsa | أَخْرَجَ |
20 | yedehu | elini | يَدَهُ |
21 | lem | لَمْ | |
22 | yeked | neredeyse | يَكَدْ |
23 | yeraha | onu dahi göremez | يَرَاهَا |
24 | ve men | bir kimseye | وَمَنْ |
25 | lem | لَمْ | |
26 | yec'ali | vermemişse | يَجْعَلِ |
27 | llahu | Allah | اللَّهُ |
28 | lehu | ona | لَهُ |
29 | nuran | bir nur | نُورًا |
30 | fema | artık olmaz | فَمَا |
31 | lehu | onun | لَهُ |
32 | min | hiçbir | مِنْ |
33 | nurin | nuru | نُورٍ |