Bakara 219

SANA içki ve uyuşturucu çeşitleri[1] ile ve kumar çeşitlerini[2] sorarlar. De ki: “Onlarda / her ikisinde de hem büyük günah[3], hem de insanlar için (sizin bilmediğiniz görünmeyen bazı) bazı yararlar[4] vardır. Ama her ikisinin de günahı / kötülükleri yararlarından daha çoktur / büyüktür.”

YİNE sana (hayır için) Allah yolunda ne harcayacaklarını soruyorlar.[5] De ki: “İhtiyaçtan fazlasını / artan ve artma özelliği olanı![6]

ALLAH size ayetleri böyle açıklıyor, umulur ki düşünürsünüz.

______________________
[1] “İçki ve uyuşturucu çeşitleri” anlamını verdiğimiz kelime, “bir şeyi örten” anlamına gelen “hamr (خمر)”dır. İçki ve uyuşturucu çeşitleri insanı sarhoş ettiğinden dolayı bu anlam verilmiştir. Nitekim nebimizin şöyle dediği rivayet edilmiştir: “Sarhoşluk veren her şey hamrdır. Sarhoş eden her şey haramdır.” (Müslim, Eşribe,73; Ebû Dâvûd, Eşribe, 5)

[2] Ayet metninde geçen “meysir (ميسر)”, “yüsr (يسر)” yani kolaylık kökünden gelmektedir. Meysir, iki ayette daha “hamr” ile birlikte zikredilir (Mâide 5/90 91). Kolayca mala kavuşmayı amaçlayan ve aynı zamanda malı kolayca kaybetmeye sebep olan piyango, toto, loto ve tombala gibi bütün şans oyunları; poker, rulet, kollu kumar makineleri gibi tüm kumar çeşitleri; iddaa, at yarışı, horoz dövüştürme vb. her türlü bahis bu kapsama girer. Kaybedenin hesabı ödemesi şartıyla oynanan tüm oyunlar da meysir kapsamında olduğu için bu tür oyunları oynamak haramdır.

[3]  Günah’ anlamı verdiğimiz ism (إِثْمَ), kişiyi sevaptan yani iyiliklerden uzaklaştıran davranış anlamındadır (Müfredât). Allah, ‘ism’ olarak tanımladığı her davranışı, haram saymıştır (A’raf 7/33). Bu sebeple içki, uyuşturucu ve kumar, büyük günahlardandır.

[4] İçki, uyuşturucu maddeler ve kumardan bazı menfaatler elde edilebilir. Ancak bunların zararı menfaatlerinden fazladır. Bu özellik, bütün haramlarda vardır. Nefislerinin esiri olanlar, bu menfaatleri öne alarak kendilerini haklı göstermeye çalışırlar. Allah’a inanıp güvenenler ise onun emrine uyarlar.

[5] Bakara 2/215.

[6] “el-afv (العفو)” sözünün infak edilebilecek mallarla ilgili anlamları, “temel ihtiyaçtan artan” (es-Sıhah) ve “çoğalan”dır (Mekâyîs). A’râf 7/95. ayette de aynı kökten gelen “afev (عَفَواْ)” fiili, “çoğaldılar” anlamında kullanılmıştır. Kişinin evi, ev eşyası, kendisinin ve bakmakla sorumlu olduğu kişilerin yiyeceği, bineği, işyeri, araç ve gereçler vs. temel ihtiyaçlarıdır. Bunlar, “artan” kavramına girmediği için bunlardan sadaka /vergi alınmaz. “el-afv (العفو)” sözü zekat kelimesinin anlamı olan “çoğalma, artma” anlamıyla örtüştüğünden zekat / sadaka mallarının özelliğini de belirtmektedir. Dolayısıyla artan ve artma özelliği olan mallardan zekat / sadaka alınır. Temel ihtiyaçları ve borçları çıkarıldıktan sonra şer’an kişiyi zengin yani ihtiyaçsız kılacak miktarda (nisap miktarı) malı olan kişi zekat /sadaka vermekle sorumludur. En’âm 6/160. ayet gereği, bir ton ceviz üreten biri, onun öşrünü yani yüz kilosunu sadaka /vergi olarak verirse tamamını vermiş gibi olur. Tarım ürünlerinin sadakası /vergisi hasat günü tarlada alınacağından (En’âm 6/141) üretici onun nakliyesinden ve korumasından sorumlu olmaz. Alım satımını yapanlar ise nakliye, depolama, pazarlama ve satış sonrası doğacak sıkıntılara gireceğinden bu işlemlerin her biri sadaka /vergi oranını azaltır ve o, malının kırkta birini verince tamamını vermiş gibi olur. Altın, gümüş, para ve ticaret mallarından kırkta bir oranında zekat alınır.

Klasik lügatlerin dışında yukarıda meşhur isimleriyle verdiğimiz ancak aşağıda ise tam adı verilen lügatlerdeki anlam bize daha uygun geldi;

TÂCÜ’l-LUGA تاج اللغة; tam adı Tâcü’l-luġa ve ṣıḥâḥu’l-ʿArabiyye; İsmâil b. Hammâd el-Cevherî’nin (ö. 400/1009’dan önce)

Arapça sözlüğü ile;

MU‘CEMÜ MEKĀYÎSİ’l-LUGA معجم مقاييس اللغة İbn Fâris (ö. 395/1004) tarafından hazırlanan Arapça etimolojik sözlük.

“el-afv (العفو)” sözünün infak edilebilecek mallarla ilgili anlamları, “temel ihtiyaçtan artan” (es-Sıhah) ve “çoğalan”dır (Mekâyîs).

Ayrıca: A’râf 7/95. ayette de aynı kökten gelen “afev (عَفَواْ)” fiili, “çoğaldılar” anlamında kullanılmıştır.

Klasik lügatlerde bu açılım pek yok gibidir. Biz; BAĞLANTILI / BİR AYET İLE İLİNTİLİ BAŞKA AYETLERLE yani Yüce Rabbimizin Kur’an Lügatiyle de aynı sonuca varmıştık. Adı geçen lügatlerle de peiştirmiş olduk şükürler olsun.


Bağlantılı Ayetler: 2/215 5/90 5/93 7/33 7/95 6/141 6/160 24/22



« | Bakara 219 | »


Ayetin Kelime Karşılıkları

# Kelime Anlam Kök
1 yeseluneke sana soruyorlar يَسْأَلُونَكَ
2 ani -tan عَنِ
3 l-hamri şarap- الْخَمْرِ
4 velmeysiri ve kumardan وَالْمَيْسِرِ
5 kul de ki قُلْ
6 fihima o ikisinde vardır فِيهِمَا
7 ismun günah إِثْمٌ
8 kebirun büyük كَبِيرٌ
9 ve menafiu ve bazı yararlar وَمَنَافِعُ
10 linnasi insanlar için لِلنَّاسِ
11 veismuhuma fakat onların günahı وَإِثْمُهُمَا
12 ekberu daha büyüktür أَكْبَرُ
13 min -ndan مِنْ
14 nef'ihima yararı- نَفْعِهِمَا
15 ve yeseluneke ve sana soruyorlar وَيَسْأَلُونَكَ
16 maza ne مَاذَا
17 yunfikune infak edeceklerini يُنْفِقُونَ
18 kuli de ki قُلِ
19 l-afve Af (ihtiyaçlarınızdan fazlasını) الْعَفْوَ
20 kezalike böyle كَذَٰلِكَ
21 yubeyyinu açıklıyor يُبَيِّنُ
22 llahu Allah اللَّهُ
23 lekumu size لَكُمُ
24 l-ayati ayetleri الْايَاتِ
25 leallekum umulur ki لَعَلَّكُمْ
26 tetefekkerune düşünürsünüz تَتَفَكَّرُونَ